Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in uluslararası COP29 zirvesindeki derin anlam içeren ve stratejik öneme sahip konuşması, ülkemizin iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir kalkınma konularında dünya kamuoyuna karşı üstlendiği liderlik misyonunu bir kez daha kanıtladı. Cumhurbaşkanının konuşmasında Azerbaycan’ın bu prestijli etkinlikte üstlendiği önemli rol, uluslararası toplumun ülkemize olan büyük güveninin bir göstergesi olmanın yanı sıra Azerbaycan’ın çevre sorunlarının çözümüne yönelik küresel girişimlerde lider pozisyonunu ortaya koydu.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev konuşmasında Azerbaycan’ın küresel iş birliği ilkelerine dayanan stratejik vizyonunu özellikle vurguladı. Bakü’de düzenlenen COP29 zirvesi, Azerbaycan halkının tarihi ve çevresel sorumluluğunu derinlemesine kavradığını, uluslararası düzeyde iş birliğine yaptığı katkıları ve milli potansiyelini sergilemesi açısından büyük önem taşıdı. Böylesine prestijli bir etkinliğin üst düzeyde organize edilmesi, Azerbaycan’ın iklim değişikliğiyle mücadele alanındaki girişimlerini ve bu alanda yürüttüğü çalışmaları uluslararası alanda tanıtmak için eşsiz bir platforma dönüştü.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in belirttiği gibi, Azerbaycan’ın iklim diplomasisinin temel sloganı olan “Yeşil Dünya İçin Dayanışma” yaklaşımı, küresel sorunların çözümüne yönelik dünya devletlerini bir araya getirmeyi teşvik etmekte ve çevresel güvenliğin sağlanmasında tüm ülkeleri eşit ortaklığa davet etmektedir. Özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında çevresel sorumluluğun adil bir şekilde paylaşılması, Azerbaycan devletinin öncelikli hedeflerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, küçük ve zayıf ekonomilere sahip ülkelerin iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden daha fazla zarar gördüğünü vurgulayarak, bu ülkelerin ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulmasının uluslararası dayanışmanın güçlendirilmesi açısından temel bir şart olduğunu ifade etti.
Bakü COP29 zirvesi, Azerbaycan’ın çevresel tarihinde önemli bir sayfa olmanın yanı sıra dünya kamuoyuna ülkemizin sürdürülebilir kalkınma alanında elde ettiği başarıları ve geleceğe yönelik planlarını sergileme fırsatı sundu. Zirveye 80’den fazla devlet ve hükümet başkanı ile 76 binden fazla katılımcının iştirak ettiği tartışmalar, Azerbaycan’ın uluslararası meselelerdeki önemli rolünün daha da pekiştirilmesine hizmet etti. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in konuşmasında vurguladığı temel konulardan biri de Azerbaycan’ın yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi ve bu alandaki lider pozisyonunu daha da güçlendirme yolunda attığı adımlardı. Ülkemiz, iklim değişikliklerinin etkilerinin azaltılması, karbon salınımlarının sınırlandırılması ve çevrenin korunması konularında sunduğu girişimlerle dünya çapında örnek bir devlet olarak tanınmaktadır.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev konuşmasında Azerbaycan’ın 2035 yılına kadar belirlediği stratejik hedeflere de değinerek, bu süreçte ülkemizin karbon salınımlarını daha da azaltacağını, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını genişleteceğini ve çevresel güvenliği sağlama alanında önemli ilerlemeler kaydedeceğini beyan etti. Devlet başkanı, bu alanda alınan önlemlerin yalnızca ülkemiz için değil, aynı zamanda küresel ölçekte sürdürülebilir kalkınma ilkelerinin hayata geçirilmesi açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Azerbaycan’ın iklim değişikliğiyle mücadelede aktif katılımının, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in liderliğinde daha geniş ölçekte devam ettirileceği ve ülkemizin bu alandaki liderliğinin daha da güçleneceği ifade edildi.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in COP29 zirvesindeki konuşması, Azerbaycan’ın uluslararası arenada küresel sorunların çözümüne yönelik lider pozisyonunu ve dünya ülkeleri arasında iş birliği ile dayanışma ortamının sağlanmasındaki önemli rolünü bir kez daha ortaya koydu. Bakü COP29 zirvesi, yalnızca Azerbaycan için değil, tüm dünya için önemli sonuçların elde edilmesine zemin hazırladı. Cumhurbaşkanının liderliğinde Azerbaycan, iklim değişikliğiyle mücadele, çevresel güvenliğin sağlanması ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerinin gerçekleştirilmesi alanındaki çabalarını kararlılıkla sürdürecektir. Bu tarihi an, hem ülkemizin uluslararası konumunun güçlenmesi hem de dünya halklarının ortak geleceği için atılan önemli bir adım olarak hatırlanacaktır.
Aygül Bağırova